Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu, New York ve Washington temasları kapsamında ABD’de faaliyet gösteren ve dünyada da yakından takip edilen Amerika’nın Sesi ve Agence France-Press (AFP) gibi önemli medya kuruluşlarına mülakatlar verdi, Kıbrıs Türk halkının maruz kaldığı haksızlıklara işaret etti.
Birleşmiş Milletler’in (BM) Kıbrıs’ta yeni bir sayfa açmak zorunda olduğuna işaret ederek, 50 yıl sürdürülen ve başarısızlıkla sonuçlanan bir süreci sürdürmekte ısrar etmenin doğru olmadığını belirten Ertuğruloğlu, ayrıca The Hill, PBS ve Slate Magazin’e de konuştu.
İlk olarak New York’ta Amerika’nın Sesi’ne konuşan Ertuğruloğlu, Crans Montana’da sadece konferansın değil, 50 yıllık müzakere sürecinin çöktüğünü, eski sürecin canlandırılmasının söz konusu olmadığını kaydetti.
Ertuğruloğlu, Kıbrıs’ta yeni bir süreç olacaksa bunun eşitlik temelinde ve devletten devlete zemininde olması gerektiğini belirterek, “Rumların devlet, Kıbrıs Türk halkının toplum olarak görüldüğü eski süreç yeniden canlandırılmayacaktır. Kıbrıs Türk halkının 50 yılı çalındı, bir 50 yılını daha çaldırmayacağız” dedi.
Amerika’nın Sesi’nin Kıbrıs sorunu, sona eren müzakere süreci ve yeni süreç ile ilgili soruları yanıtlayan Ertuğruloğlu, Kıbrıs müzakerelerinin eski şartlar altında devam edemeyeceğini ifade etti.
Crans Montana’da çöken ve biten müzakerelerin, 50 yıl boyunca sözde toplumlararası ve eşitlik temelinde yapıldığını, fakat karşılıklı bir anlaşmayla sonuçlanmasının mümkün olmadığının başından itibaren belli olduğunu anlatan Ertuğruloğlu, “sözde toplumlararası” dediğini, çünkü masada iki eşit tarafın değil, devlet ve toplumun oturduğunu kaydetti.
Kıbrıs’ta eski iki eşit ortaktan Rum tarafının Kıbrıs Cumhuriyeti’ni tek başına hakkı olmadığı halde kullandığını, uluslararası toplumun da buna göz yumduğunu, ancak hiçbir suçu olmayan Kıbrıs Türk halkını ambargolar altında tuttuğunu ve dünyadan dışladığını belirten Ertuğruloğlu, biten süreçle masadan karşılıklı kabullenilir bir anlaşmayla kalkmanın zor olduğunun görüldüğünü söyledi.
Kıbrıs’ta yeni bir süreç olacaksa bunun eşitlik temelinde olması gerektiğini ifade eden Ertuğruloğlu, şöyle devam etti:
“Kıbrıs Türk halkı Rumun azınlığı olmayı asla kabul etmez. Tamamen eşitliğe dayalı bir çözümden yanayız, bunda ısrarcı da olduk ancak süreç Crans Montana’da çöktü ve bitti. Federasyon formülü Crans Montana ile çöktü bitti. Aynı süreci sürdürmek mümkün değildir.
Rum tarafı sürece aynı şekilde kaldığı yerden devam etmek istiyor. Kıbrıs Türk halkının dışa açılmasını istemiyor, izolasyonlar altında kalmasını istiyor. ‘Masaya dönmeye hazırız’ diyorlar ama bu oyuna gelinmeyecektir. Anlaşmaya niyetleri olsaydı Crans Montana’da bu sağlanırdı, çünkü Türk tarafı elinden gelen açılımı yaptı. Ama ona rağmen başarı sağlanamadı.
Kıbrıs Türk halkı seçeneksiz değildir, önünde 4-5 seçenek bulunmaktadır. Kıbrıs’ta müzakereler olabilir ama devletle toplum arasında müzakere olamaz, eski süreç yeniden canlandırılmayacaktır. Kıbrıs Türk halkının 50 yılı çalındı, bir 50 yılını daha çaldırmayacağız. Yeni süreç devletten devlete zemininde olabilir.
Kıbrıs Türk tarafının yeni süreçle ilgili kararı Anavatan Türkiye ile yapılacak görüşmelerden sonra belli olacaktır, çünkü ancak Türkiye’nin destekleyeceği bir süreç başarılı olabilir.
Kıbrıs davası Türk ulusunun ortak çıkarları ve milli davasıdır, geleceğini ve güvenliğini ilgilendiren bir süreçtir, o yüzden bugüne kadar olduğu gibi her adımı Anavatan ile çalışıp birlikte atacağız.”
“KIBRIS TÜRK HALKININ HAKLARI GÖRMEZDEN GELİNEMEZ”
Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu, Akdeniz’deki doğalgaz konusuna da değinerek, bölgede Rum tarafının bulduğu kaynağın sürdürülür olmadığının görüldüğünü, Türkiye’nin bu sürecin dışında kalamayacağını belirterek, Rum tarafının bu konuda tek başına yürüyemeyeceğine işaret etti. Ertuğruloğlu, Kıbrıs’ta, Kıbrıs Türk halkının çıkar ve haklarının görmezden gelinemeyeceğine vurgu yaptı.
Ertuğruloğlu, Kıbrıs’ta esas sorunun, ortaklığı bozan Rum tarafının uluslararası camia tarafından kabul görmesi ve ödüllendirilmesi olduğunu belirterek, şunları kaydetti:
“Biz asla azınlık olmayacağımızı bunu kabul etmeyeceğimizi gösterdik. Rumların Kıbrıs Cumhuriyeti hırsızlığı bile bile kabul edildi ve uluslararası camia aynı yanlışı sürdürüyor.
Rumların ‘sıfır asker sıfır garanti’ ısrarı sürecin bitmesine sebep oldu. Bizim tek güvencemiz Türkiye ve TSK’dır. Rum adayı Helen adası yapmak için çalışıyor o yüzden askeri istemiyor. 50 yıllık süreç de bu yüzden çöktü. Bu tezle Kıbrıs’ta anlaşmaya varmak mümkün değildir, biz azınlık olmadık olmayacağız.
Kıbrıs’ta Rumların seçiminden sonra bu süreç devam edecek diye bir durum yoktur. Zaten Rum tarafı ulusal konsey kararlarıyla hareket eder o yüzden kim gelirse gelsin politika değişmez.
Eski süreç 50 yıl sürdü ancak değil 50 yıl aynı süreç 500 yıl daha sürse başarı olamaz, Rum’un istediği de bu. Bu tabloyu değiştirmemiz gerekiyor bu böyle gidemez.
Biz egemenlik ve garanti haklarımızdan asla vazgeçmeyeceğiz, Rumlar da aynı tezleri sürdürüyor. Eşitliğin olmadığı bir süreç başarı getirmez, bu iyi görülmeli. Bu yüzden yeni süreç olacaksa eşitlik temelinde devletten devlete olmalı.
BM Kıbrıs’ta yeni bir sayfa açmak zorundadır, başarısız bir süreci sürdürmek doğru değildir.”
AFP MÜLAKATI
Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu, New York’ta Agence France-Press’e de (AFP) değerlendirmelerde bulundu.
Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu, Kıbrıs’ta, Kıbrıs Türk halkının haklarına ve eşitliğine saygı duyulmadığı sürece bir anlaşma bulunmasının söz konusu olamayacağını belirterek, Birleşmiş Milletlerin Kıbrıs’ta eşitliğe dayalı, devletten devlete zemininde yeni bir sayfa açması gerektiğini yineledi.
Ertuğruloğlu, Crans Montana’da çöken 50 yıllık sürecin başarılı olamamasının; müzakere masasına iki eşit tarafın değil, devletle toplumun oturtulmasından kaynaklandığını ifade ederek, başarısızlığı BM tarafından açıklanan sürecin yeniden canlandırılamayacağına işaret etti.
“SÜREÇ BAŞINDAN İTİBAREN YANLIŞTI”
Kıbrıs müzakerelerinin Crans Montana’da çöktüğünün hatırlatılması üzerine Ertuğruloğlu, sürecin zaten başından itibaren yanlış olduğunu ve günün sonunda başarısızlıkla çöktüğünü söyledi.
Ertuğruloğlu, ancak geçen bu 50 yılda kaybedenin sadece Kıbrıs Türk halkının olduğuna işaret ederek, bunun kabul edilemez olduğunu vurguladı.
BM’nin Kıbrıs’ta eşitliğe dayalı yeni bir süreç başlatması gerektiğini söyleyen Ertuğruloğlu, “Devletle-toplum değil, devletle devlet masada olmalı” dedi.
“TANINMA YOLUNA ÇIKMA MASADAKİ SEÇENEKLERDEN SADECE BİRİ”
Ertuğruloğlu, KKTC’nin yeni süreç ve tanınma ile ilgili düşüncelerinin sorulması üzerine, KKTC’nin tanınma yoluna çıkmasının masadaki seçeneklerden sadece biri olduğunu ancak buna Türkiye ile birlikte karar verilebileceğini söyledi.
Kıbrıs’ta Rumların devlet olarak kabul edildiği, Kıbrıs Türk halkının eşit görülmediği, ambargolar altında tutulduğu, haklarına saygı duyulmadığı ve azınlık kabul edildiği sürece anlaşma olamayacağını belirten Ertuğruloğlu, şöyle devam etti:
“Kıbrıs Türk halkı Anavatan Türkiye’nin garantörlüğünden asla vazgeçmez. Kıbrıs Türk halkının güvendiği tek ülke anavatanıdır. Kıbrıs Türk halkı barışçı bir halktır. Bugüne kadar hep bir anlaşma bulunabilmesi için iyi niyetle masada oturmuş, ancak karşılık bulamamıştır. Bundan sonra Rum tarafıyla iyi komşuluk ilişkileri içersinde yoluna devam edecektir.
“SADECE KIBRIS CUMHURİYETİ TANINDIĞI SÜRECE ÇÖZÜM OLMAZ”
Kıbrıs’ta Konfederasyon tartışılabilir ve bu daha yaşanır bir çözüm olur. Çünkü Kıbrıs’ta sadece Kıbrıs Cumhuriyeti tanındığı sürece çözüm olmaz. 50 yıldır olmadı, bu şekilde sürmesi halinde 500 yıl daha olmaz. Zaten bunun olmayacağı Crans Montana’da görüldü ve sadece konferans değil, süreç kapatıldı.
‘Müzakereler bitti yapmayacağız’ demiyoruz ama eskisi gibi devam edemez. Halkımız, Devletine sahip çıkıyor, uluslararası camia tarafından tanınmak ve geleceğe güven içerisinde bakmak istiyor. 50 yılımız boşa harcandı ve sonunda başarı sağlanamayacağı görüldü, bu yüzden Kıbrıs’ta artık yeni bir sayfa açılmalı.”
THE HİLL, PBS VE SLATE MAGAZİN
Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu, Washington’da yayın yapan The Hill, PBS ve Slate Magazin isimli haber kanallarına da röportajlar verdi.
Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu, röportajlarda, Kıbrıs’taki son gelişmeler hakkında bilgi vererek, Kıbrıs’ta artık tüm tarafların duruşlarını gözden geçirmesi, yeni bir değerlendirme yapması ve Kıbrıs Türk halkının maruz kaldığı haksızlıklara son verecek adımları atması gerektiğini söyledi.
Ertuğruloğlu, Kıbrıs Türk halkının, Ada’nın eşit ortak sahibi olduğuna vurgu yaparak, Kıbrıs’ta artık yeni bir sayfa açılması gerektiğini, bunu BM dahil her gittiği yerde söylediğini, çünkü Crans-Montana’da çöken 50 yıllık müzakere sürecinin tek kaybedeninin Kıbrıs Türk halkı olduğunu ifade etti.
Biten başarısız bir sürecin yeniden canlandırılmasının mümkün olmadığını dile getiren Ertuğruloğlu, Kıbrıs Türk halkının artık kaybedecek zamanının olmadığını belirtti.
Ertuğruloğlu, Kıbrıs’ta yeni bir süreç başlayacaksa bunun eşitlik temelinde ve devletten devlete zemininde olması gerektiğini belirterek, “Çünkü Crans-Montana’da biten eski sürecin bizi hiçbir yere götüremeyeceğini gördük” dedi.
Ertuğruloğlu, uluslararası camianın Kıbrıs Türk halkına uyguladığı haksız ambargolara son vermesi gerektiğine de işaret ederek, Kıbrıs’ta artık diğer alternatiflerin masaya konmasının zamanının geldiğini kaydetti.