Dışişleri Bakanı Özdil Nami, resmi temaslarda bulunmak üzere beraberindeki heyetle Almanya’nın başkenti Berlin’e bir ziyaret gerçekleştiriyor. Bakan Nami, Berlin ziyareti çerçevesinde dün Almanya Dışişleri Bakanlığı’nda, Almanya’nın AB İşlerinden Sorumlu Bakanı Michael Roth ile heyetler arası bir görüşme gerçekleştirdi. Nami, Eylül ayında Kıbrıs’a bir ziyaret gerçekleştiren ve Kuzey Kıbrıs’a geçerek Kıbrıslı Türk makamlar ve sivil toplum örgütleri ile de görüşen Roth’a, Rum Lider Anastasiades’in kapsamlı çözüm müzakerelerini tek yanlı olarak askıya alması kararından sonra adada yaşanan gelişmelere ilişkin bilgi verdi ve yaşanmakta olan çıkmazın biran önce sonlandırılması için ne yapılabileceği konusunda görüş alışverişinde bulundu. Bakan Nami, gerek kapsamlı çözüm müzakerelerinin yeniden başlaması, gerekse Kıbrıs Türk tarafının AB entegrasyon sürecinin ileriye taşınabilmesi ve Kıbrıslı Türkler üzerinde uygulanan izolasyonun sona erdirilmesi için Avrupa Birliği’nin önde gelen ülkelerinden Almanya’ya önemli görevler düştüğünü vurguladı. Nami, Berlin’deki temasları kapsamında Türk-Alman Ticaret ve Sanayi Odası (TD-IHK) ofisinde iş adamlarıyla bir araya geldi. Doğalgazla ilgili Türkiye’nin veya Kıbrıs Türk tarafının herhangi bir tahrik edici girişimi olmadığını vurgulayan Nami, “Maalesef Rum tarafı sürekli olarak tanınmış bir devlet perdesinin arkasına sığınarak tek yanlı adımlar atmaktadır. Türk tarafından elbette Rum tarafının tek yanlı adımlarını oturup da uzaktan seyretmesi beklenemez” dedi. Rum tarafının bu adımları atamaması durumunda Türk tarafının da bunlara karşı adımlar atmayacağını ifade eden Nami, “Burada şunu hatırlamakta fayda var: Türkiye’nin orada kendi hak ve çıkarları için attığı bir adımdan söz etmek yanlış olur. Orada Kıbrıslı Türklerin hak ve çıkarlarını korumak için ve KKTC ile imzaladığı anlaşmalar kapsamında gönderdiği bilimsel araştırma gemisi mevcuttur” dedi. Ada’daki sorunun çözümü konusundaki müzakerelerden Rum Lider Anastasiadis’in masadan kalktığını anımsatan Nami, “Ada’nın etrafında bulunan doğalgaz kaynaklarını tek yanlı bir şekilde çıkarma ve bunlardan faydalanma yoluna gitmeleri bugün maalesef müzakerelerin kesilmesine kadar gelen bir noktaya bizi taşıdı. Biz böyle bir noktada olmayı değil, kapsamlı çözüm için müzakerelere devam edip olumlu sonuçlanmasını istiyoruz. Müzakere masasından kalkan tarafa biz değiliz, Rum liderdir. Sürekli olarak mazeretlerin arkasında saklanmadan müzakere masasına geri dön çağrısını yapıyoruz. Umarız bu çağrımıza olumlu cevap verir” şeklinde konuştu. Nami, bu konudaki sorumluluğun sadece Türk tarafının olmadığını, başta BM olmak üzere, AB, diğer uluslararası kurallar ve konuyla ilgili devletlerin üzerine düşen görevleri bulunduğu, bunların görevlerini yerine getirdiği takdirde Kıbrıs sorununun biran önce çözülmesi için gereken zeminin zaten mevcut olduğunu kaydetti. “Ekonomik farklılıklar çok daha azalmış durumda” Adanın kuzeyinde özellikle yatırım ikliminin oluşması, AB yasalarının ne kadar askıda olsa da uygulandığı, öngörülebilir ve istikrarlı bir ortam için ellerinden gelen her türlü çabayı sarf ettiklerini anlatan Nami, sözlerine şöyle devam etti: “Kıbrıs Türk halkının daha fazla ekonomik yatırımlara, gelişmeye ihtiyacı var. Rum tarafıyla aramızdaki ekonomik farklılıklar, Türkiye Cumhuriyeti’nin verdiği büyük destekle geçmişe göre çok daha azalmış durumda. Ancak kat etmemiz gereken önemli bir mesafe hala önümüzde durmakta. Emin adımlarla devam ediyoruz. Ada’nın kuzeyine sene sonundan önce çok önemli su projesi ile su gelmesi hedefine ulaşılmış olacak.” Bakan Nami ve heyeti ayrıca, KKTC’nin 31. Kuruluş Yıldönümü Kutlamaları vesilesiyle KKTC Berlin Temsilciliği’nin düzenlediği resepsiyona da katıldı. Bakan Nami, çeşitli sivil toplum kuruluşlarıyla temaslarını bugün tamamlayarak adaya dönecek.

7  madde