Dışişleri Bakanı Özdil Nami günübirlik ziyaret için gittiği İstanbul’da Bilge Adamlar Stratejik Araştırmalar Merkezi’nde (BİLGESAM) yuvarlak masa toplantısına katılarak Kıbrıs sorunu ve müzakere sürecinde gelinen son aşama hakkında bilgi verdi.

Bakan Özdil Nami toplantıda yaptığı konuşmasında, Kıbrıs sorununun BM gündeminde 50. yılını doldurduğuna, sorunun çözümü yönündeki çabaların ilk kez kapsamlı bir antlaşmayla sonuçlandığı Annan Planı’nın referandumlara sunulmasının ise 10. yılının geride bırakıldığına vurgu yaptı.

Bakan Nami, “Hangi perspektiften bakarsak bakalım, hangi görüşte olursak olalım, bugünlerde herkesin ortak bir algı etrafında birleştiğini görüyoruz. Geldiğimiz aşamada, Kıbrıs sorununun çözümü yönünde kritik bir fırsatın belirmiş olduğu ve mevcut sürecin “son çaba” olarak tanımlanabileceği yönünde bir algı mevcuttur. Bu algının ne derece somut bir hâl alacağı konusunda elbette ki temkinliyiz. Çünkü geçtiğimiz son 50 yılda, Kıbrıs sorununun çözümü yönünde birçok kez ve özellikle de 2004 döneminde heyecanımızı kabartan ve “bu sefer olacak” dediğimiz dönemler olmuştur. Nitekim Kıbrıs müzakere tarihi boyunca, sayısız BM Genel Sekreteri, Özel Temsilcisi ve Danışmanı ile yabancı diplomatların soruna nasıl müdahil olduklarına ve çözümü zorladıklarına hep birlikte tanıklık ettik. Bununla beraber, Kıbrıs sorununun, bugüne kadar, her türlü yerel, bölgesel ve uluslararası girişime ve çeşitli dinamiklerin oluşturduğu farklı siyasi konjonktürlere direnen bir statükoyla karşı karşıya kaldığı ise malumunuzdur” dedi.

Annan Planı’nı referanduma götüren süreç, Kıbrıs sorununa müdahil tüm aktörler ve kesimler açısından bir dönüm noktası olduğunu söyleyen Dışişleri Bakanı Özdil Nami, “Kronikleşmiş bu sorunun kapsamlı bir biçimde çözümlenmesine dair umutlarımız ilk defa bu dönemde bu denli somut bir şekil almıştı. On yıllardır hayatımızın bir parçası hâline gelen sorun artık bitecek ve maruz kaldığımız insanlık dışı izolasyonlar sona ererek, dünya ile bütünleşecektik. En önemlisi ise, adamızı savaşla ve bitmek bilmeyen bir çatışma ortamı ile özdeşleştirmiş olan Kıbrıs çıkmazı tarihe gömülecek ve biz geleceğimize ümitle bakabilecektik” dedi.

Annan Planı’nın Kıbrıslı Rumların ‘hayır’ oyuyla başarısız olmasının ardından ise, çözüme ‘evet’ diyen taraf olarak, biz, büyük bir büyük bir moral üstünlük sağladık diyen Nami, Kıbrıslı Türklerin %65 ‘evet’ oyu kullanması uluslararası toplum nezdinde takdirle karşılandığını, önemli açılımların gerçekleşmesine zemin oluşturduğunu, bu kazanımlarla birlikte, Kıbrıslı Türklerin dünya ile bütünleşmesinde büyük öneme haiz izolasyonların kaldırılmasının ise sözkonusu olamadığını söyledi.

Bakan Nami “Referandumun hemen akabinde yapılan çağrılar maalesef bu bağlamda bir neticeye ulaştırılamamıştır. Bunun nedeni, elbette ki, Kıbrıs sorununun siyasi, hukuki ve diplomatik yönleriyle devam etmesidir. Yakalamış olduğumuz moral üstünlüğün sağlamış olduğu katkılar yadsınamaz, ancak geldiğimiz aşamada kapsamlı bir çözümün yerini tutmadı”dedi.

Bakan Nami, Doğu Akdeniz’de bölgesel işbirliğine gidilmesi ve enerji güvenliğinin sağlanmasının, önümüzdeki dönemin kritik konuları arasında yer alacağını söyledi. Nami, özellikle de Kıbrıs, Türkiye ve İsrail ekseninde sağlanacak enerji-bazlı bir birlikteliğin bölgede istikrar ve barış alanında bir dönüşüm yaratabilme potansiyeli üzerinde dikkatle durmak gerektiğini ifade etti.

Bakan Özdil Nami, “Uluslararası camianın ve özelde ABD’nin Kıbrıs sorununa artan ilgisinin nedeni de hiç kuşkusuz ki bu potansiyeldir. Doğal gaz etrafında gelişen tartışmalar, Kıbrıs’ın ne denli önemli bir jeopolitik noktada olduğunu ve küresel işbirliği anlamında sahip olduğu stratejik rolü bir kez daha ortaya koymaktadır. Amerika’dan Rusya’ya, İsrail’den Lübnan’a, Yunanistan’dan Mısır’a, Türkiye’den Avrupa’ya kadar uzanan geniş bir coğrafyada, çok ciddi ekonomik ve siyasal işbirliklerine yol açacak ve bölgesel istikrara katkı koyacak boyutta dönüştürücü etkisi olabilecek bir ortam sağlanabilir. Ancak, bu dönüştürücü etkinin uygulamaya konabilmesi için Kıbrıs sorununun çözümüne ivedi bir şekilde ihtiyaç olduğu da bir gerçektir. Sonuç olarak, sorunun aşılması yönünde doğan yeni fırsatın ve oluşan konjonktürün Kıbrıs’ta barışı kurma yönünde etkin bir şekilde değerlendirilmesi gerektiği inancındayım. Bu bağlamda, mevcut dinamiklerin ve sorunu gerek doğrudan gerekse de dolaylı olarak etkileyen konuların adada kapsamlı bir çözüme varılmasının önünü açacak nitelikte ele alınması büyük önem taşımaktadır” dedi.

Dışişleri Bakanı Özdil Nami İstanbul temasları çerçevesinde, KKTC İstanbul Başkonsolosluğu’nu ziyaret ederek tüm personelle öğle yemeğinde biraraya geldi.

Nami, CNN Türk Genel Yayın Yönetmeni Ferhat Boratav’ı CNN Türk merkezinde ziyaret etti ve CNN Türk’te Begüm Dönmez’e konuk olarak Kıbrıs müzakere sürecini anlattı. Bakan Nami ayrıca, NTV canlı yayınına katılarak müzakere süreci hakkında bilgi verdi.