Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin sözde “Deniz Mekansal Planı” hk.

Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin sözde “Deniz Mekansal Planı” hk.

Güney Kıbrıs Rum Yönetimi 20 Aralık 2023 tarihinde sözde “Ulusal Deniz Mekansal Planı” kabul ettiğini açıklamıştır. Bu planın temel amacının ekosistem temelli bir yaklaşım benimseyerek denizdeki enerji sektörlerinin sürdürülebilir kalkınmasına katkıda bulunmak olduğu ve planın enerji kaynakları, deniz taşımacılığı, balıkçılık, su ürünleri yetiştiriciliği ile turizmi kapsadığı belirtilmiştir.

 

Sözkonusu plan, Kıbrıs Rum liderliğinin Kıbrıs adasının tek sahibi zihniyeti ile hareket etmeye devam ettiğini gösteren son örnektir. Tek taraflı bu yaklaşım kabul edilmezdir.

 

Kıbrıs adasının eşit sahibi olan Kıbrıs Türk halkının adanın etrafındaki suların da eşit sahibi olduğu bir gerçektir. Dolayısıyla, Kıbrıs Türk halkı ada ve etrafı ile ilgili atılacak tüm adımlarda sürecin en başından en sonuna kadar eşit söz ve hak sahibidir. Yalnızca Kıbrıs Rum halkını temsil etmekte olan Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin Kıbrıs Türk halkı adına herhangi bir söz söylemeye veya adım atmaya hiçbir yetkisi yoktur.

 

Güney Kıbrıs Rum Yönetimi, Kıbrıs Türk halkının hak ve çıkarlarını yok sayarak ilan ettiği sözde “Ulusal Deniz Mekansal Planı”na ek olarak, gerek ülkemiz, gerekse Türkiye Cumhuriyeti’nin ilan ettiği deniz yetki alanlarıyla örtüşen bir harita yayınlayacak kadar ileri gitmiştir. Kıbrıs Türk halkının söz sahibi olmadığı bu sözde plan ve harita, uluslararası hukuka göre yok hükmündedir ve bizim açımızdan hiçbir geçerliliği yoktur.

 

Tek taraflı faaliyetleriyle Kıbrıs Türk halkının ada ve etrafı ile ilgili eşit haklarını ihlal etmeye devam eden Güney Kıbrıs Rum Yönetimi, tüm yapıcı çağrılarımıza rağmen adada ve Doğu Akdeniz bölgesinde işbirliği yerine gerginliği tırmandırmayı tercih ettiğini bir kez daha göstermiştir.

 

Temmuz 2022 tarihinde yapmış olduğumuz  hidrokarbon işbirliği ve hakça paylaşım önerimizin hala masada olduğunu; bununla beraber Türkiye’nin 2020 yılında yaptığı, Doğu Akdeniz’de KKTC dahil ilgili tüm tarafların katılımı ile kapsamlı bir konferans düzenlenmesi önerisini desteklemeye devam ettiğimizi vurgulamakla birlikte, bu yapıcı çağrılarımızın yok sayılmaya devam edilmesi halinde Kıbrıs Türk halkının hak ve çıkarlarını korumak için gerekli tüm adımları kararlılıkla atacağımızı belirtmekte fayda görüyoruz.

Yorum gönder

8 + 6 =