Yunanistan, Kıbrıs’a asker gönderecekti!
KKTC’nin bağımsızlığını ilan ettiği 1983’te Yunanistan’ın tepki olarak Türkiye ile diplomatik ilişkileri kesip Kıbrıs’a hemen asker sevk etmek istediği ortaya çıktı.
Britanya Dışişleri Bakanlığı’nın (FCO) önceki Cuma günü kamuya açtığı belgelere göre, dönemin Rum lideri Spiros Kipriyanu, Margaret Thatcher’la yaptığı gizli bir toplantıda Atina’nın kendisine asker teklifinde bulunduğunu söyledi.
3 Temmuz 2015’te Britanya Ulusal Arşivlerinde açılan ve Londra Gazete’nin incelediği belgelerde Thatcher’ın Kipriyanu ve Rauf Denktaş ile yaptığı yazışmaların yanı sıra Britanya’nın KKTC’yi Türkiye dışındaki ülkelerin tanımaması yönündeki girişimleri gün ışığına çıkıyor.
15 Kasım 1983’de ilan edilen KKTC bağımsızlığından iki gün sonra yapılan Thatcher-Kipriyanu görüşmesinin “gizli” damgalı tutanağına göre Atina hükümeti, Kipriyanu’ya dilemesi halinde Yunan askerlerini Kıbrıs’a gönderme teklifinde bulundu.
Başbakanın malikânesi Downing Street’te yapılan görüşmede Kipriyanu, kamunun bu bilgiyi öğrenmesi durumunda “ciddi zorlukların” ortaya çıkabileceğini uyardı.
Rum lider, Atina’nın asker teklifinin “Yunanistan’ın sonuna kadar mücadele etmeye hazır olduğu izlenimini oluşturabileceğini” söyledi.
Thatcher ise olası askeri bir harekâtı “çok büyük bir karar” diye niteledi.
Türkiye, 1974’te Kıbrıs’ı Yunanistan’la birleştirmeyi amaçlayan bir darbe sonrası adaya asker yollamıştı. Bu harekât sonrasında Kıbrıs’ın Rum ve Türk liderleri çözüm müzakerelerine ara sıra devam etmiş, ancak bir sonuca varamamıştı.
1983’te Britanya’nın elçilikleriyle yaptığı gizli yazışmaları da içeren FCO belgeleri, yetkililerin KKTC’nin bağımsızlık ilanını beklenmedik ve sürpriz bir gelişme olarak nitelediğini gösteriyor.
KKTC’nin 1. Cumhurbaşkanı ilan edilen Rauf Denktaş’a Londra Heathrow Havalimanı’nda devlet liderlerinin kullandığı VIP salonunu açmama kararı da kamuya açılan diğer belgeler arasında.
Thatcher-Kipriyanu toplantısının tutanağı, Rum liderinin Kıbrıs’ta ikinci bir askeri müdahaleyi önlemekte kilit rol oynadığını gösteriyor.
Toplantı tutanağına göre Kipriyanu, Yunanistan’da kamuoyu algısının 1974’teki olaylara cevaben ülkelerinin yetersiz kaldığı yönünde olduğunu, bu nedenle şimdiki Yunan hükümetinin KKTC bağımsızlığına sessiz ya da tepkisiz kalamayacağını aktardı.
Tutanak şu ifadeleri kullanıyor: “Kiprianu, Yunanlıların Kıbrıslı Rumlardan daha sert bir tavır savunduklarını öne sürmese de Kıbrıslı Türk deklarasyonunun derhal geriye çevrilmemesi halinde Yunan hükümetinin Türkiye ile diplomatik ilişkilerini kesmeyi ciddi bir şekilde düşündüğünün belirgin olduğunu aktardı.’
Londra Gazete’ye konuşan London School of Economics akademisyeni James Ker-Lindsay, Yunan askerinin 1983’te Kıbrıs’a gönderilme potansiyelini “çok ilginç bir bilgi” diye niteledi.
Ancak Ker-Lindsay, Kipriyanu’nun iddiasının kendisini şüphelendirdiğini de söyledi: “Dönemin Yunan Başbakanı Andreas Papadreu’nun askeri gücünü kullanmaya hazır bir lider olduğu kuşkusuzdu, ancak Kıbrıslı Türklerin bağımsızlık ilanına karşı askeri bir tepki bana oldukça tuhaf geliyor.
“Askerlerle hedefi ne olabilirdi ki? Kuzey Kıbrıs’ı tekrar ele geçirmeyi mi, yoksa yalnızca güneyde asker konuşlandırmayı mı düşünüyordu?
“Bana sorarsanız Kipriyanu Yunanlıların asker teklifini Londra üzerinde baskı malzemesi olarak kullanıyordu – ve Britanya’nın diğer ülkeleri KKTC’yi tanımamaları yönündeki lobicilik faaliyetlerinden de bunun işe yaradığını görüyoruz.”
Kamuya açılan belgeler arasında dönemin Dışişleri Bakanı Geoffrey Howe’ın altı Müslüman ülkede bulunan elçisine yazdığı mesajlar var.
18 Kasım 1983’de Bangladeş, Libya, Malezya, Pakistan, Suudi Arabistan ve Ürdün’deki Britanya Büyükelçiliklerine telgraf yazan Howe, KKTC bağımsızlığının tanınmaması yönünde lobicilik yapmalarını istedi.
Telgrafta “Lütfen akreditasyon edindiğiniz hükümetlerden randevu talep edip sözde “Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyet’ini tanımamalarına ikna etmeye çalışın” emri bulunuyor. (Londra Gazete)